Nafaka “Hak” mıdır?

Nafaka ANGARYA’dır.

Devlet, görevini bireye yükleyerek Sosyal olamaz. Toplumsal sorunların bireye yüklenmesi ANGARYA’dır, ANGARYA Anayasamıza aykırıdır. Düzenlemeler  ömürüye varacak sonuçlar doğurmamalıdır.

Erkekler çaresiz kalıyor!

Fizyolojik ve psikolojik olarak eşe ihtiyaç duyan ama Nafakayla hayatı kısıtlanan, yeni evlilik yapamayan bireylerin sosyal sorunlar oluşturduğu da değerlendirilmelidir. Meşru imkan sağlanmadığında doğacak sorunları kestirmek zor değildir. Zaten Boşanmalardaki cinayet ve intiharlar erkeğin hayatının bitirilmesindendir. Sosyal Devlet; taraflara yeni hayat kurma imkanını sağlamak zorundadır.

Zanlarla karar veriliyor!

“Erkek kendini yoksul gösteriyor” zannıyla bu kararlar verilmektedir. Asıl Nafakacıların kendini Yoksul gösterdiği düşünülmemektedir.

Dünür Sömürten Hukuk!

“Dul kadın mağdurdur” düşüncesi doğru değildir, günümüzde boşanarak kazançlı çıkan kadınlardır.
Kadını yoksullaştıran koca değildir, ayakları üzerinde duramayacak şekilde yetiştiren kendi ailesidir. Ataerkillik varsa sorumlu kadını öyle yetiştirip mirasını vermeyen kendi ERK’leri ve kamudur. Asıl sorumlu olan kendi ailelerinin bu sistemde hiçbir kaybı yoktur. Sorumluluğun aileye yüklenmesi; kızları iyi yetiştirmeye zorlayarak toplumu eşitlikçi hale getirecektir. Düzen kadını asalaklaştırıp, kayıt dışına itmektedir. Zira RESMİ çalışır/evlenirse nafakası  kesilecektir.
Kızlarını okutmayan, çalıştırmayanlara (belki sigortasız çalıştıran/kendi ev işlerinde çalıştıranlara); “dünür sömürten bir Hukuk” oluşturulmuştur.

Nafaka küçük rakamlar değildir!

Zenginlerin; Nafakayı “küçük rakam” görmesi yanlıştır, küçükse bu davalar nedir? Alt gelirlinin geçimi o rakamlardan ibarettir.
Kadının “Evlilikten beklenen yararı elde edemediğini” öne sürmek, geçersiz bir söylemdir. Erkek evlilikten yarar elde etmiş midir? Evlenirken ve boşanırken, ağır yükü çeken erkeklerdir. Evleneceği kişiye pahalı hediyeler verme, ziynet alma, konut sağlama ve evin geçimi erkeklerden beklenir. Bu nedenle evlilikten beklenen yararı sağlayamamış olan aslında tüm varlığını ortaya döken ve kurduğu yuvası yıkılan erkeklerdir.

Nafakayı savunan zihniyetin dayandığı temel argüman “kadınları zayıf olması ve çalıştırılmamasıdır.” Oysa Günümüzde Kadınlar daha avantajlıdır! Kadınların imkanı daha fazladır, kullanabileceği bolca teşvikler imtiyazlar vardır, ciddi bir engeli yoksa, erkeklerin çalışmaları için ileri sürülen hususlar aynen kadınlar için de geçerlidir.

Erkekler köleleştiriliyor

Boşanmanın en büyük mağduru çocuklardan sonra erkeklerdir. “Kadın Boşanma ile mağdur olmuştur” söyleminin hiç bir temeli yoktur. Boşanma ile kadının kaybettiği hiçbir şey yoktur, kaybetmesi için ortaya bir şeyler koyması gerekir. “Kadının hayatını, geleceğini koyduğu” söylemi aynen erkekler için de geçerlidir. Erkek boşanma ile varlığını ve Hürriyetini kaybetmekte, kadın ise boşansa bile ömür boyu çalışacak bir köle elde etmektedir.
Toplumun bir kesiminin acziyetini öne sürerek, o mensubiyete sahip bir bireyin nafakasının; yoksul duruma düşmesinde hiç bir sorumluluğu bulunmayan kişiye yüklenmesi, kabul edilemez. Toplumun herhangi bir kesimin genel olarak “acziyeti varsa” bundan sorumlu tutulması gerekenler, bulaştıkları kişiler değil onları o duruma düşürenler ve o duruma düşmemeleri için gerekli tedbirleri almayan Devlet olmalıdır.

Yasin Emrak

About Yasin Emrak

Sürüye uymayan her koyun, çoban için derttir. Ortak aklın ne olduğunu birgün keşfedersek belki bir şeyler düzelir.

Bir cevap yazın